Anadolu?nun
yetiştirdiği en büyük velilerden biri olan Hacı Bayram (XV. y.yıl)
Anadolu kökenli başka birçok bilgin ve erenin de üstadıdır. Bunlardan
biri de Fatih?in hocalarından Akşemseddin idi. Akşemseddin Hacı Bayram?a
bağlanışından kısa bir zaman sonra zekası, anlayışı, kavrayışı, en
önemlisi de şeyhine tam teslimiyeti sayesinde icazet (diploma) aldı ve
irşadla görevlendirildi. Akşemseddin?in bu başarısı Hacı Bayram?ın diğer
müridleri arasında kıskançlığa sebep oldu. Bunlardan biri Hacı Bayram?a
sordu:
- Efendi Hazretleri, kırk yıldır talebeniz olanlar henüz halifeliğe
(sizi temsile) layık görülmezken Akşemseddin?in kısa zamanda bu rütbeye
ulaşmasının sebebi ne ola?
Hacı Bayram, gerek maddi gerekse manevi hayatta yükselmenin veya yerinde saymanın sebebini açıklarcasına cevap verdi:
- Bu köse (Akşemseddin) bizde ne gördü ve işittiyse hemen inandı ve
teslim oldu. Sebep ve hikmetini sonra kendi kendine bulup öğrendi. Kırk
yıldır hizmetimizde bulunanlar ise bizde gördüklerinin ve duyduklarının
önce sebep ve hikmetini öğrenip sonra inandı ve teslim oldu. İşte
aradaki fark budur.